Bilimsel çalışmalar homeopatik tedavilerin etkisizliğini ortaya koymuş olsa da, bugün saygın bir bilim kurumunda, Ege Üniversitesi'nde, rektörlüğün de teşvikiyle 3 gün sürecek olan homeopati kongresi düzenleniyor. İnsan sağlığının bir bilim kurumu tarafından bilim dışılığa teslim edilmesi ancak bir facia olarak nitelendirilebilir. Ancak işin başka bir boyutu var: Veteriner homeopati. İnsanlar bilinçli olarak işe yaramayan bir tedaviyi seçmekte özgür olsalar da, aynı durum hayvanlara uygulanmaya başladığında işin rengi değişiyor. Ege Üniversitesi'ndeki kongre programına bakacak olursanız, bu tedavilerin sadece evcil hayvanlarda değil, yaban hayvanlarında da denendiğini ve asıl tedavinin yerine uygulandığını görebilirsiniz.
Anadolu Kedisi Projesi'nden Perla Aksoy'un İngilizce olarak derlediği ve benim tarafımdan Türkçeleştirilen araştırma yazısı, veteriner homeopatinin tehlikelerinin yanı sıra, hem homeopatinin ne olduğu hem de neden işe yaramadığı hakkında da genel bir bilgi veriyor, bu nedenle makalenin konu hakkında bilgisi olmayanlar için de oldukça yararlı olacağını düşünüyorum.
Homeopati popüler olmasına rağmen oldukça tartışmalı bir
tedavi yöntemi. Bilimsel çalışmalar homeopatinin insanlardaki etkisinin büyük
ölçüde yararsız olduğunu göstermekte. Homeopatinin faydaları ise plasebo
etkisinden öteye geçmiyor (1).
Plasebo Nedir?
Plasebo, kullanan hastanın ilaç olduğuna inandığı fakat ilaç
olmayan (şeker hapı, su gibi) bir maddedir. Bu nedenle, hasta sağlığında bir ilerleme
kaydeder. Bu gelişme, plasebodan bağımsız olarak, hastanın beklentilerinin ve
fizyolojisinin bir neticesidir. Plasebo hiçbir hastalığı tedavi edemez, çünkü
hiçbir iyileştirici etkisi ya da faydası bulunmamaktadır, ancak plasebonun
fayda edeceğine inanmak, belirtileri geçici olarak yatıştırabilir.
Alternatif tıpta gözlemlenen faydalar, "plasebo
etkisi"nin bir sonucudur. Homeopati de aslında bir plasebo türüdür.
Homeopatlar (homeopati uyguluyan kişiler) kendilerini
yalnızca insanlarla sınırlandırmamakta, homeopatinin hayvanlara getireceği pek
çok yararı olduğuna inanmaktadır. Hayvanları tedavi ettiğini iddia eden homeopatinin
bu dalına, veteriner homeopati
adı verilir.
Bunun nedenini anlamak çok güç değil. Gerçek ilaçların
aksine, homeopati yan etkisiz bir tedavi vaat eder. Kimyasal kullanımından
korkanlar için, homeopati daha “doğal”, daha az riskli bir ilaç tedavisi olarak
ön plana çıkar.
Veteriner homeopatiye ilişkin araştırmalar sınırlı olsa
da bazı çalışmalar, evcil hayvanlarda ve çiftlik hayvanlarında karşılaşılan çok
çeşitli durumlarda homeopatinin etkin olduğunu iddia etmektedir (3, 4).
Eğer homeopati insanlarda plasebo nedeniyle fayda
gösteriyorsa, hayvanlar da “plasebo etkisi”ni yaşıyor olabilirler mi? Anlaşılan
o ki, plasebo hipotezi homeopatinin hayvanlardaki faydalarını açıklamak için
yetersizdir (5). Hayvanlar, kendilerine ilaç verildiğinin farkında olmazlar, farkına
varsalar bile, insanlarla benzer şekilde ilaca yanıt vermezler. Hayvanlar,
verilen ilacın onlarda bir değişiklik yapacağına dair bir beklenti içine
girmezler (5).
Hayvanlar “plasebo etkisi”ne duyarlı değildir. Bu nedenle,
hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar, insanlarda yapılan araştırmalara
kıyasla, homeopatik ilaçların plasebo ile karşılaştırıldığında belirli etkileri
olup olmadığı sorusunu yanıtlamak için daha yararlıdır.
Homeopati nedir?
Homeopati, “benzer benzeri iyileştirir” ya da “benzerlik”
ilkesine dayanan iki yüzyıllık bir inanç sistemidir. Sözgelimi, saman nezlesi; burun
akıntısı, göz sulanması gibi sözüm ona saman nezlesiyle benzer semptomların
görülmesini sağlayan seyreltilmiş soğan preparatıyla tedavi edilir. Homeopatlar,
özgün maddeyi pek çok defa seyreltmenin etkisini azaltacağına inanmazlar, tam
aksine seyreltildikçe güçleneceğini düşünürler. Homeopatik ilaçlar o kadar
seyreltilir ki, özgün maddeden geriye tek bir molekül bile kalmaz (2).
Homeopatik seyreltinin işe yaramasını sağlayan mekanizma,
içinde önceden bulunan maddelerin anısının bir şekilde su tarafından tutulduğu
şeklinde açıklanır ve buna “su hafızası” denir.
![]() |
"Biraz bekleyin efendim. Homeopatik ilacınız neredeyse hazır!" |
“Benzer benzeri iyileştirir”, “yüksek seyrelti” ve “su hafızası” bilim tarafından desteklenmez. Bilimsel ve mantıksal bakış açısıyla, bu ilkeler safsatadır, dolayısıyla homeopatinin işe yarayacağını düşünmek için bir sebep yoktur. Bu nedenle homeopati sözdebilim (sahte bilim, bilimi temel almayan disiplin) olarak görülmektedir.
Kuşkusuz, hiçbir şey homeopatları “bilimsel” görünmeye
çalışarak itibar sağlamaya çalışmaktan alıkoymaz. Homeopatların, asıl amacı
homeopatiyi savunmak olan bilimsel dergileri bulunmaktadır (sözgelimi, Elsevier
tarafından yayımlanan Homeopathy).
Dahası, homeopati üzerine yapılan araştırmaların çoğu, homeopatlar tarafından
yapılır ve genellikle, alternatif tıp dergilerinde yayımlanır ki, homeopatiyi
destekleyen sözde kanıtların kaynağı da çoğunlukla bu dergilerdir.
Homeopatlar ve homeopati destekçileri bilimsel yönteme uygun
davranmak ve fikirlerini hakkıyla sınamak istemezler. Yalnızca olumlu kanıtları
ön plana çıkarma eğilimindelerdir, kanıtlar yetersiz olsa bile. Elbette ki,
kendi görüşleriyle çelişen kanıtları unutur ve bunlardan kaçınırlar (6). İyi
düzenlenmiş araştırmalar homeopatinin işe yaramadığını gösterirken, homeopatik
inanç sistemi sarsılmadan kalır. Homeopatik inançlar asla sorgulanmaz. Olumsuz
kanıtlarla ve kuşkucuların eleştirileriyle karşı karşıya kaldıklarında,
homeopatlar daha çok araştırma yapılmasını ve daha fazla kaynak bulunmasını
talep ederler, başka bir araştırmanın nihayet “homeopatinin gerçekten işe
yaradığını kanıtlayacağını” umut ederek.
Homeopati kaynak bulma konusunda oldukça şanslıdır.
Sözgelimi, Birleşik Krallık’taki Ulusal Sağlık Hizmeti (USH), homeopati için
yıllık 4 milyon sterlin harcamıştır (7). Bu kaynaklar, daha iyi tedavi
yöntemlerinin bulunmasında kullanılabilirdi. Neyse ki, USH bilim insanlarını
dinlemeye başlamış ve homeopatiyi tümden yasaklamayı gündeme getirmiştir (8). Homeopatinin
herhangi bir etkisi olduğunu kanıtlayan hiçbir bilimsel kanıt bulunmadığı için,
USH hiçbir sağlık koşulu için homeopatiyi önermiyor (9).
Veteriner
Homeopati: Kanıt yok!
Bilim, safsatayı gerçekten ayırmak için önemli bir araçtır.
Kuşkusuz ki, bu her araştırmanın iyi olduğu anlamına gelmez. Önemli sayıda
bilimsel araştırma, yanlış, taraflı ve kusurludur (10).
Daha küçük ve niteliği daha düşük, taraflı araştırmalar
veteriner homeopatiyi desteklemektedir (1, 19). Ne var ki, sistematik değerlendirme
(11), homeopatik araştırmaların kötü tasarlandığını, bazen önemli bir bilginin
eksik olduğunu ve sonuçların belirsiz olduğunu ortaya koymuştur. Dahası, bu
çalışmaların bariz önyargıları ve çıkar grupları bulunmaktadır. Kısacası, bu
araştırmaların hiçbir güvenilirliği yoktur ve tümü homeopatinin hayvanlar
üzerinde etkisi olduğuna dair ikna edici kanıt sunmakta başarısız olmuştur (11).
İki homeopat araştırmacısı tarafından gerçekleştirilen
meta-analiz (belli bir konuda var olan araştırmaların sonuçlarını bir araya
getirerek genel bir değerlendirmeye varmak), hayvanlar üzerinde yapılan
çalışmaların aslında düşük nitelikli olduğunu ortaya koyarak, yapılan
araştırmaları yararsız kılmıştır (12).
Daha büyük çaplı ve daha nitelikli araştırmalardan ortaya
çıkan kanıtlar, homeopatinin kesin olarak bir faydası olmadığını ve plasebodan
farksız olduğunu göstermiştir.
Homeopatlar zaman zaman şanslı olabilmekte ve yanlış pozitif
kanıtları şans eseri elde edebilmekteler (6), özellikle bunu pek çok defa
tekrarlıyorlarsa. Bu, böylesi bir kanıtın homeopati için bir umut sağladığı
anlamına gelmez. Homeopatiye atfedilen pozitif etkilerle karıştırılabilecek
başka pek çok faktör vardır (18). Bazı hastalıklar, tedavi olmaksızın (doğal
iyileşme) zaman içinde iyileşme gösterir, bazı hayvanlara yanlış teşhis
konulabilir ve bu hayvanları tedavi eden insanlar, öyle olmadığı halde,
terapinin işe yaradığı konusunda kendilerini kandırabilirler.
Bakıcı Plasebosu
Homeopati bir yalandan ibaretse, bu kadar insan nasıl oluyor
da evcil hayvanlarına faydasının dokunduğu konusunda yemin ediyor?
Yine plasebo etkisi. Hayvanlarda değil ama sahiplerinde ve
veterinerlerinde.
Hatta buna bir isim bile verilmiş: “bakıcı plasebosu” (13).
Nedir bu, “bakıcı plasebosu”? Bir bakıcı ya da veteriner tedaviyi olduğundan daha
etkili olarak algılar. Randomize, çift kör bir araştırmada, osteoartritli
köpeklere gerçek ilaç verilirken diğer köpeklere yalancı ilaç (plasebo)
verilmiştir. Köpek sahipleri ve veterinerlerin 6 aylık süreci değerlendirmeleri
istenir. Köpek sahiplerinin ve veterinerlerin yaklaşık olarak yarısı tedavinin
başarılı olduğuna inanmışlardır. Ne var ki test, köpeklerin sağlığının
tedavinin öncesiyle aynı olduğunu göstermiştir (13).
Homeopati Neden
Zararlı ve Etik Dışıdır?
İnsanlar hayvanların nasıl hissettiğini anlamak konusunda
gerçekten başarısızlardır. Sözgelimi, bir kedinin acı çektiğini anlamak çok
güçtür (14). Diyelim ki bir kedi yakın zamanda bir operasyon geçirmiş olsun.
Enfekte olan yaralar büyük acıya sebep olmuştur. Kedi sahibi böyle bir kediye
antibiyotik ya da ağrı kesici vermek yerine, homeopatiyle kediyi tedavi etmeye
karar verir. Homeopatik tedavi sürerken, kedi sahibi optimistik bir tutumla
kedisinin iyileştiği izlenimine kapılır. Ne var ki, kedi acı çekmeye devam
eder.
“Homeopati, aslında evcil hayvanların daha iyi hissetmesini
sağlamazken, onların sağlığı konusunda insanların daha iyi hissetmesini sağlar”
diyor bir veteriner ve kuşkucu olan Brennen McKenzie (15).
Homeopatinin yan etkisi yoksa, denemekte ne gibi bir sakınca
olabilir?
Hayvanların kendi tedavilerini seçme şansları yoktur.
Homeopati ilaç olmadığı için, homeopatiyi seçmek “hiçbir şey” yapmamakla aynı
şeydir. Homeopati, tedavi etmemekle ve bunun tüm risklerini almakla eşdeğerdir
(16). Homeopati iyileşme sürecini geciktirebilir ve hayvanı uygun tedaviden
yoksun bırakabilir. Bazı ciddi durumlarda, homeopati ölümcül bile olabilir,
çünkü hayvanın hayatını kurtarabilecek olan etkin tedavinin uygulanması geri
çevrilmiştir (17).
Homeopatiyi ve diğer kanıtlanmamış tedavileri hayvanlar
üzerinde uygulamak sorumsuzca bir davranıştır. İşe yaramaz tedaviler
hayvanların gereksiz yere acı çekmesine neden olabilir. İnsanlar plasebo
tarafından aldatılmalarına müsaade etseler bile, hayvanların aynı kanıtlanmamış
tedavilere zorlanması etik dışıdır.
Hayvan dostlarımız, gerçek tıbbı, bilim temelli tıbbı hak
ediyorlar.
Sonuç
Veteriner homeopati araştırmaları kusurludur ve bu
araştırmalara güvenilmemelidir. Güvenilir araştırmalar, homeopatinin plasebodan
daha etkin olmadığını göstermektedir. Buradan, homeopatinin hem insanlarda hem
de hayvanlar da işe yaramadığı sonucu çıkar.
Hayvanların iyiliği için, onların üzerinde etkisiz tedaviler
uygulanmamalı. Veterinerler, etkin bir şekilde homeopatiyi reddetmeli ve
yalnızca kanıt temelli veterinerlik tıbbını desteklemelidir.
Perla Aksoy
Kaynaklar:(1) Shang, A., Huwiler-Müntener, K., Nartey, L., Jüni, P., Dörig, S., Sterne, J. A., ... & Egger, M. (2005). Are the clinical effects of homoeopathy placebo effects? Comparative study of placebo-controlled trials of homoeopathy and allopathy.The Lancet, 366(9487), 726-732.
(2) Işıl Arican, Homeopati nedir? : Tavşanın suyunun suyu, 12/06/2012
http://yalansavar.org/2012/06/12/tavsanin-suyunun-suyu-1-homeopati-nedir
(3) Bonamin, L. V., & Endler, P. C. (2010). Animal models for studying homeopathy and high dilutions: conceptual critical review. Homeopathy, 99(1), 37-50.
(4) Mathie, R. T., Hansen, L., Elliott, M. F., & Hoare, J. (2007). Outcomes from homeopathic prescribing in veterinary practice: a prospective, research-targeted, pilot study. Homeopathy, 96(1), 27-34.
(5) Hektoen, L. (2005). Review of the current involvement of homeopathy in veterinary practice and research. The Veterinary Record, 157(8), 224-229.
(6) Smith, K. (2012). Homeopathy is unscientific and unethical. Bioethics, 26(9), 508-512
(7) Fisher P., Ernst E.. Should doctors recommend homeopathy? BMJ 2015; 351:h3735
(8) Homeopathy 'could be blacklisted' by James Gallagher (BBC), 13 November, 2015
(9) NHS Choices - Homeopathy, http://www.nhs.uk/Conditions/homeopathy/Pages/Introduction.aspx
(10) Ioannidis, J. P. (2005). Why most published research findings are false. Chance, 18(4), 40-47.
(11) Mathie, R. T., & Clausen, J. (2015). Veterinary homeopathy: Systematic review of medical conditions studied by randomised trials controlled by other than placebo. BMC veterinary research, 11(1), 236.
(12) Mathie, R. T., & Clausen, J. (2015). Veterinary homeopathy: meta-analysis of randomised placebo-controlled trials. Homeopathy, 104(1), 3-8.
(13) Conzemius, M. G., & Evans, R. B. (2012). Caregiver placebo effect for dogs with lameness from osteoarthritis. Journal of the American Veterinary Medical Association, 241(10), 1314-1319.
(14) Robertson, S. A., & Lascelles, B. D. X. (2010). Long-Term pain in cats How much do we know about this important welfare issue?. Journal of feline medicine and surgery, 12(3), 188-199.
(15) Brennen McKenzie, Alternative medicine and placebo effects - for pets? 10/9/2014, randi.org
(16) Shaw, D. M. (2010). Homeopathy is where the harm is: five unethical effects of funding unscientific ‘remedies’. Journal of medical ethics, 36(3), 130-131.
(17) De Verdier, K., Ohagen, P., & Alenius, S. (2003). No effect of a homeopathic preparation on neonatal calf diarrhoea in a randomised double-blind, placebo-controlled clinical trial. Acta Vet Scand, 44(1-2), 97-101.
Blackwell Publishing Asia
(18) Rijnberk, A., & Ramey, D. W. (2007). The end of veterinary homeopathy.Australian veterinary journal, 85(12), 513-516.
(19) Ernst, E. (2013). Homeopathy: A Critique of current clinical Research. Skeptical Inquirer, 36(6).
Homeopati Ne Kadar Masum?
Reviewed by GarajimdakiEjder
on
19:09
Rating:

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder